Günay Keskin (18- Üniversite öğrencisi)
Emo bir köşe yazarı olsa…
Emo olmak, duygusal olmaktır. Ben de duygusalım, insanları seviyorum ve herkese karşı sıcak davranıyorum. Türkiye’de pek oturmuş bir akım değil bu. Özellikle eğitim seviyesi düşük aileler çocuklarının emo olmasını yanlış anlıyor. Çünkü emo erkeklerin feminen olduğunu söylüyorlar ki kesinlikle böyle değil. Keşke bir gazetenin emo köşe yazarı olsa, görün bakın nasıl patlar!
Kaan Çebi (17- Lise öğrencisi)
Şakalara bile bozuluyorum
İçİme kapalıyım, yalnız olmayı seviyorum. Şaka bile olsa insanların hakkımda yorum yapmalarına bozuluyorum. Küçükken benimle ilgilenmeyen ailem hatalarını fark ettiler. Beni sürekli psikologa götürmek istiyorlar ama artık belli şeyler yerine oturdu. Aileler çocuklarına, dar giyince karışıyorlar çünkü feminen oldukları düşünülüyor. Böyle olmadığımı kanıtlamak için kız arkadaşlarımı ailemle tanıştırıyorum.
Meltem Seri (17-Kuaför)
Emo olmak özgürlüktür
EMO olmak; saçınla, stilinle, dinlediğin müzikle yani her şeyinle kendini yansıtmak demek. Kısacası özgürlük demek! Benim müzik konusundaki tercihim duygusal ve sakin gruplar yönünde değil, daha sert şeyler dinlemeyi seviyorum. Emo erkekler de diğerlerine göre daha kırılgan ve düşünceli oluyorlar. Ailem de bu imajımdan ve görünümümden kesinlikle rahatsız değil.
Çirkin olduklarını düşünüyorlar
Taylan Kılıçkaya
(24- Karınca Kafe’de DJ)
Emo’lar Taksim civarında Hayko Cepkin’den sonra çoğalmaya başladı. Saçlarını kabartıp, onun gibi tarıyorlar. Birçoğu çirkin olduğunu düşündüğü için de yüzünü saçlarıyla kapatır. Karınca’da en çok Duman, Zakkum, Hayko ve Cemiyette Pişiyorum gibi grupları dinlemek istiyorlar.
Dünya onların etrafında dönüyor
Mine Eroğlu
(21-Klan Cafe’de çalışıyor)
Özellikle hafta sonları buraya doluşuyorlar. Duygusal oldukları doğru değil; sadece kendilerini düşünen, dünyanın kendi etraflarında döndüğünü zanneden insanlar emolar! Bütün gün kalabalık bir grup halinde oturup etraftakileri de sesleriyle rahatsız ederler, uyarılara kulak asmazlar bile.